Siirt Valisi Dr. Kemal Kızılkaya’nın samimiyet ve kararlılıkla yürüttüğü önemli hizmetler, maalesef hak ettiği yankıyı bulamıyor.
Siirt, yıllardır konuşan ama kimseye sesini duyuramayan bir şehirdir bu coğrafyada.
Sıcaklığı insanına benzeyen, samimiyeti sokaklarına sinmiş ama ne yazık ki çoğu zaman merkezden uzakta kalmış bir şehir…
Son birkaç yıldır bu sessizlik yerini bir kıpırdanmaya, ardından da somut hizmetlere bıraktı. Şehirde dikkatle bakan herkes, bir değişimin içinde olduğumuzu görebilir. Bu dönüşümün merkezinde ise Sayın Vali Dr. Kemal Kızılkaya'nın olduğunu söylemek hiç de abartı değil.
Sayın Vali'nin göreve geldiği dönemi hatırlamakta fayda var. Belediyede biriken sorunlar, bazı kurumların sadece vitrine çalışan yapısı ve kimi kamu görevlilerinin görevden çok görünürlüğe meraklı hali, işleri zorlaştırıyordu. Öyle ki, sadece hizmet üretmemekle kalmayıp hizmete engel olan bir anlayışın varlığı bile konuşuluyordu.
Ama o zorluklara rağmen Sayın Kızılkaya işe koyuldu. “Şehrin sahibi var” duygusunu yeniden inşa etti. Belediye başkan vekilliğiyle beraber hizmetleri teker teker hayata geçirdi. Otobüsler, özel idare bünyesinde asfalt plenti, sıcak asfalt çalışmaları, parklar, temizlenen sokaklar, sahipsiz hayvanlarla ilgili yürütülen insani ama kararlı uygulamalar...
Sahipsiz hayvan sorununun yıllardır çözülemediği bu ülkede, Siirt örnek bir modelle bu meseleyi çözdü. Sokaklar artık daha güvenli, çocuklar daha huzurlu. Üstelik bunu yaparken kimsenin hakkını çiğnemeden, doğaya da saygı göstererek başardı. Bu çalışma, sadece Siirt için değil, Türkiye için örnek bir model olmalı.
Sayın Vali, halk otobüsüne vatandaşla birlikte biniyor, yolculuk boyunca sorunları doğrudan yolculardan dinliyor ve gerekli notları yerinde alarak anında çözüm için talimat veriyor.
Vali Kızılkaya'nın gayreti ve emekleri görmezden gelinerek, yapılan hizmetlerin başarıları başkalarının üzerine yazılmaya çalışılıyor; oysa asıl hakkı, bu değişimin mimarı olan kendisidir.
Hal böyle olunca burada bir duraksamak gerek.
Tüm bu yapılanlar görünüyor mu?
Yeterince duyuruluyor mu?
Cevabı ne yazık ki koca hayır...
Bazı şehirlerde bir çiçek ekimi bile ülke gündemini meşgul ederken, Siirt’te yılların sorunlarına çözüm üreten bu çalışmalar neredeyse yalnızca sosyal medya gönderilerine sıkışıyor. Hatta çoğu zaman o paylaşımlar bile birkaç satırla geçiştiriliyor. Oysa mesele yalnızca sosyal medyayla sınırlı değil; mesele, yapılanı anlatma biçiminde...
Bilene çok söz gerekmez.
Ne var ki, bu büyük dönüşüm ve hizmetlerin kamuoyuna yansıtılmasında basın biriminin eksiklikleri gözden kaçmıyor. Yapılan başarılı çalışmaların hakkıyla duyurulmaması, kentin ve Sayın Vali'nin emeğinin hak ettiği takdiri görmesini engelliyor.
Bazı illerde olduğu gibi Siirt'te de basın biriminin, bu hizmetlerin görünürlüğünü artırmak için daha dinamik, yaratıcı ve etkili iletişim stratejileri geliştirmesi gerekiyor.
Çünkü iyi yönetilen bir iletişim, hizmet kadar değerlidir ve şehrin hak ettiği itibarın kazanılmasında belirleyici olur.
Bu alanda yapılacak iyileştirmeler, Siirt’in değişimini tüm Türkiye’ye duyurmanın ve takdir edilmenin önünü açacaktır.